Sürdürülebilir Tüketim
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte küreselleşme hızlanmış ve bireylerin tüketim anlayışı istikrarlı bir şekilde değişmiştir. Bireylerin tüketim anlayışındaki bu değişimler, küresel olarak çevrenin bozulmasında önemli rol oynamaktadır. Bunun temelinde kuşkusuz geri dönüştürülemez ürünlerin kullanımındaki ve üretimindeki artış yatmaktadır. Günümüz modern dünyasında toplumlar ve devletler, endüstriyel üretimin neden olduğu artan tüketim ve çevre kirliliğine karşı daha proaktif bir tavır almaya başlamışlardır. Küresel olarak artan bu tüketim ve üretimin olumsuz etkilerini azaltmanın yolu, geri dönüştürülemez ürünlerin tüketim ve üretim paradigmasından kurtularak, geri dönüştürülebilir ürünlerin tüketilmesi ve üretilmesi sürecini benimsemekten geçmektedir. Son yıllarda artan çevre kirliliği, bireylerin ve toplumların hayatını olumsuz etkileyebilecek boyuta gelince, bireyler ve toplumlar yeşil geri dönüştürülebilir ürün tüketimi anlayışını benimsemeye başlamışlardır. Tüketicilerin çevre konularında artan ilgi ve bilgi düzeyi, geri dönüştürülebilir ürün satın almalarına olumlu katkı sağlamaktadır. Bu açıdan bakıldığında çevresel sürdürülebilirliği artırmak için sürdürülebilir tüketim kavramını bireysel bir bakış açısıyla incelemek gerekmektedir. Özellikle geri dönüştürülebilir ürünlerin satın alınmasının ve üretilmesinin teşvik edilmesi, geri dönüştürülemeyen ürünlerin çevreye verdiği zararı en aza indirecek ve sürdürülebilir tüketim anlayışını geliştirecektir.
Geri dönüştürülebilir ürünlerin tüketim anlayışı artan çevre sorunları ile birlikte toplumsal değişimlere uğramakta ve bu değişim ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre farklılık gösterebilmektedir. Bu noktada Türkiye gelişmekte olan bir ülke olmasına rağmen geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir tüketim anlayışını benimsemekte olduğu uygulanan politikalarda ve stratejik planlarda açıkça görünmektedir.